Tedavi gördüğü hastanede 72 yaşında hayatını kaybeden Türkiye’nin önde gelen ilahiyatçılarından Prof. Dr. Faruk Beşer’in cenazesi, Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde toprağa verildi.
Beşer için Maşukiye’deki Değirmenbaşı Camisi’nde düzenlenen cenaze töreninde, yakınları taziyeleri kabul etti.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, cenaze namazı öncesi yaptığı konuşmada, Faruk Beşer’in ilimde rüsuh sahibi olmak için gece gündüz demeden gayret eden, çalışan ve özellikle Kur’an-ı Kerim’i daha iyi anlamak ve insanlara daha iyi anlatmak için mücadele eden bir alim olduğunu, kendisini 40 seneye yakındır böyle tanıdıklarını söyledi.
Aynı fakültede birlikte idarecilik yaptıklarını belirten Erbaş, Beşer’in ilme olan aşkını ve talebeye doğru dini bilgiyi vermek için nasıl mücadele ettiğinin yakinen şahidi olduğunu vurguladı.
Erbaş, Faruk Beşer’in hem yazdıklarıyla hem konuştuklarıyla hem de yetiştirdiği talebeleriyle Hz. Muhammed’in, “İnsanlar öldükten sonra amel defterleri kapanır ancak şu 3 kişinin amel defteri kapanmaz” müjdesine nail olanlardan olacağını dile getirerek, “Buna inanıyoruz. Onlardan birisi de ilminden istifade edilen alimler. O yüzden ‘alimin ölümü, alemin ölümü’ gibidir buyuruyor Peygamber Efendimiz. Büyük alimlerimiz, nice alimlerimiz aramızdan tek tek ayrılıyor. Allah hepsine rahmet eylesin. Bizim yapacağımız onları örnek almak. Onları gençlerimize örnek göstermek.” diye konuştu.
“Onu öğrencilerimize hep örnek göstereceğiz”
Prof. Dr. Ali Erbaş, özellikle hocalar olarak Faruk Beşer’in öğrenciliğinden itibaren nasıl çalıştığını, ilmini insanlara anlatmak için nasıl gece gündüz gayret ettiğini, yazmaktan hiçbir zaman uzak kalmadığını, gazete, köşe yazılarıyla, televizyon programlarıyla milleti nasıl doğru, bilgiyle buluşturduğunu öğrencilerine örnek göstereceklerini vurgulayarak, “İslam’da nasıl taviz vermediğini, nasıl doğru dini bilginin herkese ulaştırılması için Kur’an ve sünnet çizgisinden asla taviz vermeden nasıl mücadele ettiğini öğrencilerimize inşallah örnek olarak hep anlatacağız.” ifadelerini kullandı.
Zaman zaman hatıratlar okuduklarına dikkati çeken Erbaş, şöyle devam etti:
“Okuduğumuz hatıratlarda hocalarımız nasıl yetişmiş? Hocalarımızın hocaları kimlermiş? Onları görüyoruz, öğreniyoruz. İnşallah Faruk Beşer hocamız hayatıyla bize çok büyük bir hatırat bıraktı. Onun hatırasını, onun ilmi müktesebatını, ilmi mücadelesini, ahlaki mücadelesini, milletimizin, gençlerimizin Allah ve Resulü çizgisinde yaşayabilmesi için yaptığı konuşmalar, verdiği konferanslar hatırat olarak bizimle beraber yaşayacaktır inşallah.
Çok büyük bir arzusu vardı, 20 yıla yakın birlikte Kur’an dersleri yaptık. Haftada bir fakülte hocaları olarak yapmış olduğumuz bu derslerde hep derdi ki ‘bu yaptığımız derslerden ortaya çıkan mahsulden inşallah bir Kur’an meali kısa tefsiri yazmak nasip olur inşallah’ demişti. Geçen sene nasip oldu. ve onun bu kitabı Temel Kur’an Kavramları ismiyle de yayınlandı. İnşallah o ve diğer eserleri insanlığa hizmet ettiği müddetçe onun amel defteri hep açık kalır.”
Erbaş’ın konuşmasının ardından kıldırdığı cenaze namazında, yakınları, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, AK Parti Kocaeli Milletvekili Sami Çakır, Kartepe Belediye Başkanı Mustafa Kocaman, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Prof. Dr. Cevat Akşit ve çok sayıda vatandaş saf tuttu.
Beşer’in cenazesi, namazın ardından Maşukiye Mezarlığı’na defnedildi.